
Mersin’in yol haritasını oluşturduğunu bundan sonrasının takibinin tüm dinamiklerle birlikte yapılacağını kaydeden Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat, Mersin’in taşıdığı potansiyelle Avrasya’nın ticaret, taşımacılık, tarım, turizm ve teknoloji merkezi olacağını söyledi.
Mersin’in tarihi İpekyolu’nun kavşak noktasında bulunduğunu, Güneydoğu Anadolu ve bölge ülkelerin Akdeniz’de buluştuğu nokta olarak öne çıktığını kaydeden Bolat, “Orta vadede Mersin’i Dubai gibi küresel bir merkez konumunda göreceğiz. Bu konuda tüm yatırımlar yapılıyor” dedi.
Mersin ekonomisinin gelişimi adına kent dinamikleri valilik koordinesinde tek vücut oldu. Yıl boyu gerçekleştirilen sektörel arama konferanslarıyla sektörlerin talep ve beklentileri saptandı. Çalışmalar Ticaret Bakanlığı himayesi, Mersin Valiliği koordinasyonunda Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) ile Mersin Ekonomi Platformu (MEP) ve organizasyonunda, Mersin Ticaret Borsası, Mersin Deniz Ticaret Odası, Akdeniz İhracatçı Birlikleri, Çukurova Kalkınma Ajansı iş birliğinde düzenlenen Mersin Ekonomi Zirvesi Sonuç Bildirge Toplantısıyla son buldu. Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat’ın katılımıyla gerçekleşen toplantıda MTSO Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Sefa Çakır, Yönetim Kurulu Sayman Üyesi Alpay Seyhan, Yönetim Kurulu Üyeleri İstiklal Koçyiğit’le Gökben Gökbulut da hazır bulundu. Mersin Valisi Atilla Toros, Mersin Milletvekilleri Gülcan Kış, Ali Kıratlı ve Mehmet Emin Ekmen Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, İlçe Belediye Başkanları, Oda, Borsa ve STK başkanlarıyla iş insanlarını bir araya getiren toplantıda Mersin’in beklentileri aktarıldı. Toplantı sonrasında kurumların stantları ziyaret edilerek çalışmaları hakkında bilgiler alındı.
Sonuç Bildirge Toplantı sonrasında organizasyon bakanlık bürokratlarıyla iş dünyasının buluşmasıyla devam etti. Tarım, turizm, lojistik ve sanayi sektör temsilcileri ilgili bakanlıkların genel müdür düzeyindeki bürokratlarıyla bir araya gelerek taleplerini anlattı.
Çakır: “Mersin’i yeniden okumak gerekiyor”
Toplantının açılışında söz alan Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Sefa Çakır, küresel değişimlerin hız kazandığı, ticaret savaşlarının arttığı bir dünyada, üreten ve ürettiğini ihraç edebilen Türkiye'nin bölgesinde fark yarattığını belirtti. Türkiye’nin bulunduğu coğrafyada yeniden bir güç noktası olmaya başladığı süreçte ülkenin ekonomi ve dış siyasette daha etkin olabilmesi için Mersin’e önemli görevler düştüğünü vurgulayan Çakır, “Mersin’in daha da güçlü olması, değerinin buna göre yeniden okunması gerekiyor” ifadelerini kullandı. Türkiye’nin dünyaya açılan kapısı olan Mersin’in taşıdığı stratejik öneme dikkat çeken Çakır, kent ekonomisinin, dış ticaretten tarıma lojistikten sanayi ve turizme kadar her alandaki gücü hakkında bilgiler aktardı. “Mersin, üretim kapasitesi ve çok kimlikli ekonomisiyle kabuğuna sığmayan bir kenttir” diyen Çakır, “Önümüzde çok büyük değişimlere sahne olacak bir dünya ve büyük değişimlerle fırsatlara sahip olacak bir Türkiye ve Mersin görüyoruz. Tüm bu ortak çabalar, bu değişim ve fırsatlara hazır olma çabasıdır” dedi.
“Mersin, bölgesindeki illere hizmet veren bir kent”
Çok kimlikli bir ekonomiye sahip olan Mersin’in taleplerinin de çeşitli olacağını hatırlatıp, “Vizyonu büyük olan kentlerin beklentileri de büyük oluyor” diyen Çakır, şunları söyledi:
“Özellikle Mersin gibi, sahip olduğu her yatırımla, aynı zamanda hinterlandındaki onlarca kente hizmet eden bir kentseniz, Mersin’i Mersin’den ibaret göremiyorsunuz. İşte bundan dolayı, kentimizin her talebini, bölgedeki illerin de talebi olarak görmeliyiz. ‘Mersin’i yeniden okumak gerekiyor’ derken, kastettiğimiz budur.”
“Ana konteyner liman yatırımını bekliyoruz”
Konuşmasında, kentte devam eden ve planlanan büyük ölçekli projelere de değinen Çakır, Çukurova Uluslararası Havalimanı’nın hizmete girmesi, hızlı tren ve otoyol projelerindeki ilerlemeler nedeniyle duydukları memnuniyeti dile getirip teşekkür etti. Ardından beklenen yatırımlara değinerek oto yolun devamı olan Kızkalesi- Taşucu etabının yatırım planında olduğunu bildiklerini ve onun da kısa sürede tamamlanacağına inandıklarını belirten Çakır, “Mersin Ana Konteyner Limanı” yatırımının, hem lojistik maliyetlerimiz hem de Türkiye’nin, Doğu Akdeniz’deki stratejik konumunun daha da güçlenmesi adına, bir an önce hayata geçirilmesini beklemekteyiz” dedi.
“Mersin Limanında, rekabet gücüne zarar veren yüksek tarifelerin önüne geçilmeli”
Konuşmasını iş dünyasının beklentilerine değinerek sürdüren Çakır sözlerini şöyle sürdürdü:
“Mersin limanını işleten firmanın, ihracatçımızın küresel rekabet gücüne zarar veren yüksek tarifelerinin önüne geçilmesini istiyoruz. Mersin Serbest Bölgede üretim ve ihracat yapan firmaların, kurumlar vergisinde istisna kapsamına alınması ayrıca serbest bölgede yer alan firmalara sağlanan teşvik ve desteklerin, firma ruhsatı devam ettiği sürece devamının sağlanmasını bekliyoruz. Mersin-Tarsus Turizm Gelişim Bölgesi, yatırımların başlamasını talep ediyoruz. Tahsis alan yatırımcıların, bir an önce yatırımlarına başlaması sağlanmalı. Tahsisleri iptal edilen yatırımcıların yerine, yatırım yapabilecek firmalara, yeni tahsisler verilmeli. Turizmde, Mersin’in daha çok tanınması adına, UNESCO Kültür Mirası Listesinde değerlerimizin yer almasını sağlamalıyız. Bir ören yeri cenneti olan Mersin’deki arkeolojik kazı çalışmaları daha çok desteklenerek, gün yüzüne çıkartılmalıdır.”
“İş dünyasının üstündeki kamu yükleri azaltılmalı”
Çakır, Mersin’in üretim potansiyeli hakkında verdiği bilgiler sonrasında üretim için ihtiyaç olan yatırım arazilerinin bulunması noktasında yaşanan sıkıntılara değindi. Özellikle kent dışına taşınması gereken küçük sanayi sitelerine yeni arazi oluşturulması için kamu desteğine ihtiyaç olduğunu belirten Çakır, Mersin’deki arazilerin değerli olması nedeniyle niş yatırımlara odaklanmak gerektiğini söyledi.
Ardından Hal Yasası’na değinen Çakır, yeni oluşturulacak yasanın hem üretici hem de tüketiciyi koruyacak şekilde oluşturulması gerekliliğini vurguladı. “Ürünlerin doğru fiyatlandırabilmesi için, fiyatların oluştuğu haller teşvik edilmeli” diyen Çakır, oluşturulacak yasa taslağı için sektör paydaşlarının fikrinin alınmasının önemine değindi.
Çakır sektörlerin ortak sorun ve beklentilerini ise şöyle özetledi:
“1 – Sanayici üretici KOBİ’lerin yeşil ve dijital dönüşümün sağlanabilmesi için uygun şartlarda, uzun vadeli kredi desteklerine ihtiyaç vardır.
2 – Sanayicilerin, ihracatçı ve KOBİ’lerin krediye erişimi ve kredi maliyetleri makul hale getirilmesi,
3 - İstihdam üzerindeki yükler azaltılması,
4 - Yatırım desteklerinin bölgesel değil, sektörel olması,
5 - Sanayi üzerindeki enerji maliyetleri ve vergi yükleri gibi, diğer temel maliyetlerin makul hale getirilmesi,
6 - Ekonomik anlamda zor bir süreçten geçen üyelerimizin, ticaret akışını olumsuz etkileyen Ticari Kredi Kartı işlem kısıtının kaldırılması bekleniyor.
7 – Son olarak KOBİ’lerimiz ekonominin can damarlarıdır. 500 Milyon TL ciroyu aşan KOBİ’lerimiz, KOBİ statüsünden çıkmaktadır. Uzun süredir aynı kalan bu kriterin, enflasyona göre revize edilmesini talep ediyoruz.”
Bolat: “Mersin, umut vadediyor”
Açılış konuşmaları sonrasında söz alan Ticaret Bakanı Ömer Bolat Türkiye ve Mersin ekonomisine ilişkin verileri açıkladı. Mersin’in önemli lojistik yolların kesişme noktasında yer aldığını kaydeden Bolat, İpek yolu, Irak Kalkınma Yolu gibi önemli ticari yollarla dünya ticareti üzerinde taşınan malların önemli bir bölümünün Mersin’den geçtiğini söyledi. Dış ticarette taşımaların yaklaşık yüzde 80’inin denizyoluyla gerçekleştirilmesi nedeniyle Mersin’in bu alandaki öneminin daha da arttığına dikkat çeken Bolat, Mersin’in çevre illerle birlikte taşıdığı potansiyelle Avrasya’nın tarım, turizm, ticaret, taşımacılık ve teknolojide merkezi konumunda olduğunu söyledi. Uluslararası geçiş yollarının taşımacılık koridorlarının Mersin’de buluşacağını ve buradan ülkeye yayılacağını kaydeden Bolat, “Mersin umut vadediyor” dedi.
“Serbest Bölgede vergi muafiyetiyle ilgili düzenleme yakında çıkacak”
Başkan Çakır’ın Mersin Serbest Bölge ile ilgili konuşmasına da yanıt veren Bakan Bolat, “Serbest bölgelerde hazırlığımız var. Serbest bölgeden serbest bölgeye satış yapanların vergi muafiyetiyle ilgili düzenleme yakında çıkacak. Ayrıca Hal Yasası da önemli. 5 milyon tarım üreticisini, tüketiciyi ilgilendiriyor. Önemli bazı değişiklikler gerçekleşecek. Tarladan tüketiciye ürünün daha makul fiyatlarla ulaşması ve enflasyonla mücadeleye katkı yapması adına çiftçinin daha iyi kazanması tüketicinin daha az bedel ödemesi adına çalışma sürüyor” dedi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.