
ESKİŞEHİR - Çağrı Merkezleri Derneği (ÇMD), asgari ücretin 1.300 TL seviyesine çıkacağı iyileştirme sürecinde devlet desteği olmazsa, sektörde ciddi istihdam kayıpları olacağını belirtti.
Çağrı Merkezleri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Metin Tarakçı, yaptığı yazılı açıklamada, “Vatandaşımızın refah seviyesinde artış olması hiç kuşkusuz bizleri de memnun edecektir. Ancak söz konusu uygulamaya geçiş sürecinde sektörlerin de zor durumda bırakılmaması ve devlet tarafından desteklenmesi gerekmektedir." dedi.
Tarakçı, son yıllarda büyümesini hem ekonomik olarak hem de istihdam anlamında sürdüren Türkiye çağrı merkezi sektörünün, 3,6 milyar lira TL pazar değerine ve 83 bin kişilik istihdama ulaştığını kaydetti. Çağrı merkezlerinin, bugün 50’ye yakın ilde yapılan yatırımlar ile ekonomiye ve bölgesel kalkınmaya katkı sağlayan en stratejik iş alanlarından biri haline geldiğini aktaran Tarakçı, "Sektörümüz, yatırım yapılan bölgede sağlanan istihdamın yanı sıra; ulaşım, yemek, teknoloji, eğitim gibi yan sektöre de hareket kazandırmaktadır. Anadolu’da 50’ye yakın ilimizde en az 1 çağrı merkezi yatırımımız bulunmaktadır ve bu şirketlerimiz genellikle o illerin en büyük işverenleri konumundadır. Çalışanlarımızın yüzde 67’ si kadın ve yaş ortalaması 25’tir. Kadın işgücünün ekonomiye dâhil olduğu, genç nüfusa iş olanağı sağlayan öncü sektörlerden biriyiz." ifadelerini kullandı.
Çağrı Merkezleri Derneği olarak, siyasi iktidarın söylemlerinin arkasında olmasını ve vatandaşın gelir seviyesinin yükseltilmesi için çeşitli iyileştirmeler yapılmasını memnuniyetle karşıladıklarını anlatan Tarakçı, ancak bu iyileştirme sürecinin işveren tarafındaki etkileri konusunda endişelerinin olduğunu vurguladı. Tarakçı, şunları kaydetti: "Bu iyileştirmenin, etki alanında olacak tüm paydaşlar açısından sağlıklı olarak gerçekleştirilebilmesi, istihdamın sürekliliği için oldukça kritik bir konudur. Planlanan asgari ücret artışının, asgari ücretli çalışan ve kademeli olarak da diğer çalışanlara olacak etkisinin işveren tarafındaki yükünün hafifletilmesi için devletin desteği son derece önemlidir."
"Çağrı merkezlerinde insan kaynağı gideri yüzde 70 seviyesindedir. Devlet desteği olmaz ise bu artışı yönetebilmemiz maalesef mümkün olmayabilir." diyen Tarakçı, şu ifadeleri kullandı: "İşsizlik sorunu ile birlikte tüm sektörümüzde özellikle Anadolu illerimizde istihdam kaybı, küçülme ve şirket kapanmaları kaçınılmaz olacaktır. Bu noktada asgari ücretten alınan bazı vergilerin kaldırılması ve insan kaynağına yönelik ekstra teşvikler verilmesi sektörümüzü rahatlatacaktır. Olası artışın basında telaffuz edildiği şekilde hayata geçirildiğini varsayarsak; AGİ dahil 1.000 TL olan asgari ücret, 1.300 TL’ye çıkacak ve çalışanlarımızın yüzde 50’sine doğrudan yüzde 30’luk bir artış, ek olarak kademeli bir artışı da diğer tüm pozisyonlardaki çalışanlarımıza yapmamız gerekecektir. Bu durum mevcut kaynaklar sabit kalmakla birlikte, asgari ücret artışına paralel olarak tüm çalışanlarımızın ücretlerinde artış olması anlamına gelmektedir."
'FIRSAT YILI OLMASI BEKLENEN 2016, İŞSİZLİK NEDENİYLE KRİZ YILI OLABİLİR'
Tarakçı, sözlerini şöyle tamamladı: "Diğer yandan 2016 bütçelerinin çok daha önceden yapılması, karlılık oranlarımızın yüzde 6-8 seviyelerinde olması ve hizmet sundukları firmalarla yapılan sözleşmelerin büyük kısmında fiyat artışının enflasyona bağlı olması nedeniyle enflasyon farkı ile yeni ücret arasında oluşacak farkın tolere edilmesi mümkün gözükmemektedir. Sektörümüzde bulunan hiçbir şirket, 2016’nın ilk yarısında bu kadar radikal bir artışa hazırlıklı değildir. Çağrı merkezi iş kolunun iş sağlığı ve güvenliği açısından 'tehlikeli' sınıfta olması nedeniyle de bu artışın bizim sektörümüzde telaffuz edilenden daha fazla yapılabilme ihtimali yine sektörümüz açısından son derece kaygı verici hatta doğrudan sektörümüzün ortadan kalkma sebebi olacaktır." CİHAN
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.