
10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nde Mersin’de düzenlenen törene kelepçeli, bantlı ve ekmekli eylemler damga vurdu. Bir gazeteci ellerine kelepçe vurdu, ağzını da siyah bantla kapatarak tutuklu gazetecilere dikkat çekti, bir diğeri ise işsizliğe vurgu yapmak için yanında getirdiği ekmeği meslektaşlarıyla paylaştı.
10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü kutlamalarına protestolar damga vurdu. Mersin’de Cumhuriyet Meydanı’nda bir araya gelen gazeteciler, önce İstiklal Marşı okudu. Ardından çalışan gazeteciler adına konuşma yapmak için kürsüye gelen Haberci Gazetesi çalışanı Hediye Eroğlu, basına yönelik baskılara ve tutuklu gazetecilere dikkat çekmek için ellerine kelepçe vurdu ve ağzını siyah bantla kapattı.
“GAZETECİLER GAZETECİLİK YAPAMIYOR”
Eroğlu’nun bu eylemini yine gazeteci arkadaşları görüntülerken, hazırlanan basın metninde ise şu ifadelere yer verildi: “Ülkemizde işsiz kalma, tutuklanma gibi korkularla bu mesleği yürütmeye çalışan gazeteciler için 10 Ocak ne yazık ki bayram olmaktan çıktı. 1961 yılında 212 Basın Yasası ile bayram olarak ilan edilen 10 Ocak, gazetecilere çağdaş haklar tanıyor ve gerçekten bir bayram havası estiriyordu. 56 yıl sonra bugün bambaşka sorunlarla ve içeriğindeki bütün özelliklerini fiilen yitirerek kağıt üzerinde duruyor. Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü’nün 2016 Dünya Basın Özgürlüğü Sıralamasında Türkiye 180 ülke arasında 149’uncu sıradan, iki puan gerileyerek 151’inci sıraya yerleşti. Kayyum atamaları, ekonomik baskılar, tutuklamalar ile yüzlerce gazeteci işini kaybetti. Sektördeki daralma nedeniyle bir çok arkadaşımız iş bulmakta zorlanıyor. Türkiye İstatistik Kurumu’nun verilerine göre basın sektörü, işsizliğin en yüksek olduğu işkollarından biri olarak açıklandı. Fikir işçileri, Türkiye’de işsizlikle tehdit edilirken, iş bulmayı başaran arkadaşlarımız da asgari ücret düzeyinde maaşlara çalışıyor."
“BU MEYDAN GERÇEK GAZETECİLER MEYDANI”
Törenin devamında konuşan Mersin Gazeteciler Cemiyeti (MGC) Başkanı Ahmet Ünal ise 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nün ortaya çıkış serüvenini anlattı. 1960’lı yıllara kadar mücadele eden gazetecilerin kazandıkları hakların hemen hepsinin, 1971 muhtırası ve 12 Eylül 1980 darbesiyle ellerinden alındığına dikkat çeken Ünal: “Bu meydan gerçek gazeteciler meydanı” dedi. Ülkemizin Dünya Basın Özgürlüğü Sıralamasında 151. sıraya gerilediğine dikkat çeken Ünal: “150 gazeteci arkadaşımızın şu an cezaevinde olduğu bir gün bu meydandayız. Bu meydan kalemini satmayan, ülkesi ve geleceği için mücadele eden gazetecilerin meydanı. Bu meydan Hasan Tahsin’lerin meydanı. Bu meydan 19 Mayıs 1919’da Mustafa Kemal ile Samsun’a çıkan gazetecilerin meydanı. Bu meydanda biz geçmişin güzel günlerini anacak değiliz. Bu meydandan geleceğin güzel günlerini hayal ederek ayrılacağız. Bu meydandan gerçekten gazetecilik yaptıkları için cezaevinde olan arkadaşlarımıza selam göndererek ayrılacağız. Yaşasın Anadolu basını, yaşasın Cumhuriyetimiz, yaşasın bu ülkenin güzel geleceği için mücadele eden yüz binlerce gazeteci, yaşasın asgari ücretle çalışmaya çalışan gazeteci arkadaşlarım” diye konuştu.
İŞSİZ GAZETECİDEN EKMEKLİ PROTESTO
Aylardır işsiz olduğunu belirten gazeteci Aziz Avcı ise yanında getirdiği kuru ekmeği meslektaşlarıyla paylaştı. “Lokmamızı paylaşalım, bin canla yiyelim” diyen Avcı, her geçen gün artan işsiz gazeteci sorununa parmak bastı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.