MTSO 17 No’lu Yolcu Taşımacılığı Meslek Komitesi Başkanı Selçuk Kılıç, "Mersin’e yapılan korsan taşımalar nedeniyle iş hacmimiz bu dönemde yaklaşık yüzde 60 azalıyor. Bu yıl da benzer bir sıkıntı yaşamamamız adına denetimlerin artırılmasını talep ediyoruz” dedi.
Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) 17 No’lu Yolcu Taşımacılığı Meslek Komitesi Başkanı Selçuk Kılıç, sektörde yaşanan sıkıntıları anlattı. Öncelikle komite olarak göreve yeni gelen yerel yöneticilerden beklentilerine değinen Kılıç, Belediye bünyesinde yer alan Ulaşım Koordinasyon Merkezi’nde (UKOME) temsil edilme isteklerini yineledi. 17 No’lu komite olarak şehir içi ve şehir dışı yolcu taşımacılığı yapan sektör temsilcilerini temsil ettiklerini kaydeden Kılıç, “Yaşadığımız sorunları bire bir UKOME’de paylaşmak istiyoruz. Mevcut durumda UKOME’de Emniyetten, Belediyeden, Ulaştırma Bölge Müdürlüğü’nden, Şoförler Odası’ndan temsilciler yer alıyor ama taşıma işi yapan kişilerin hakkını savunmak adına hiçbir temsilci yok. Bu nedenle komite olarak biz sektörümüzü temsil etmeye talibiz. Bizi ilgilendiren konularda karar alınırken görüşmelerin içinde yer almak istiyoruz” dedi.
Yine en ciddi sorunlardan bir tanesinin kent trafiği olduğuna dikkat çeken Kılıç, yaşanan sıkışıklıkta dolmuşların da rolü bulunduğunu bildiklerini belirterek sorunun çözümü için şunları söyledi:
“Maalesef kent merkezinde sağlıklı bir durak yerimiz yok. Her kooperatiften 10 – 1 5 araç hareket edip kent merkezine gidiyor ve merkezde düzgün bir durak olmaması nedeniyle bekleyemeden turnike yaparak duramadan geri dönüyor. Bu durum da tıkanmalara, yığılmalara neden oluyor. Oysa her durağa en az 5 araçlık depolama yeri yapılsa araçların hepsi aynı anda çıkmaya çalışmaz, duraktan teker teker çıkar ve böylece birbirleri arasındaki yarışma ortadan kalkar, trafik rahatlar, can güvenliği de sağlanmış olur.”
“Tüm şehirde kent karta geçilmeli”
Kent trafiğinin çözümü için bir diğer uygulamanın Kent Karta geçiş olduğuna değinen Selçuk Kılıç, bu uygulamanın kent geneline yayılması gerektiğini belirtip, her kooperatif için bir havuz sistemi kurulup paranın kent kartlar aracılığıyla ortak havuzda toplanarak toplu taşıma araçlarına eşit dağıtılması gerektiğini söyledi. Kılıç düşüncelerini şöyle anlattı:
“Kent kartın toplu taşıma ve dolmuşlarda yaygın kullanılması, bunların bir havuz sisteminde toplanması ve her durağa ait kooperatif için ayrı ayrı toplanan bu gelirlerin tüm toplu taşıma ve dolmuşlara kendi kooperatifleri bünyesinde eşit olarak paylaştırılmasının, şehrimizin toplu taşıma ve dolmuşçulardan kaynaklanan trafik sorunlarının giderilmesinde işe yarayacağına inanıyorum. Mevcut durumda toplu taşımada yoğun olarak kullanılan dolmuş hatlarında sık sık müşteri şikayetleri oluyor. Dolmuşların durak dışında yolcu bindirip indirmelerinin yolcuların can güvenliği ve trafik akışında yarattığı sorunlar, kapasitenin üzerinde yolcu alınması, trafikte uygun olmayan hızlarda (çok yavaş veya çok hızlı) seyretmeleri gibi birçok konuda şikayet var. Sorunların kesin çözümü ve modern toplu taşıma için, kent kart kullanımının zorunlu hale getirilerek, her durak (kooperatif) için ayrı ayrı olmak üzere oluşturulacak havuzda toplanacak günlük toplam hasılatın ilgili hatta çalışan her araç başına eşit olarak bölünerek dağıtılması halinde hiçbir araç daha fazla müşteri kapma yarışına girmeyecek ve nizami çalışacaktır diye düşünüyoruz.”
Şoför seçimleri de önemli
Böylesi bir uygulama ile taşıma kalitesinin de büyük ölçüde artacağını vurgulayan Selçuk Kılıç, kent kart kullanımı ile hat üzerindeki ortalama yolcu kapasitesi, günlük ve saatlik taşınan yolcu sayıları, biniş-iniş duraklarındaki yoğunluklar gibi birçok istatistiki bilgi elde edilecek, ulaşım çözümleri konusunda önemli veriler sağlanacağını da anlattı.
Taşımaların kalitesini artırma noktasında şoförlerin önemli rol oynadığına da değinen Kılıç, şunları söyledi:
“Şehir içi yolcu taşımacılığı yapan şoförler belirli eğitimlerden geçirilerek belgelendirilip ardından göreve başlatılmalı. Bu eğitimler sırasında müşteriye nasıl davranmaları gerektiğinden, korna kirliliğini engellemenin ipuçlarına kadar çok farklı konularda bilgilendirme yapılabilir. Yine yolcu güvenliğinin sağlanması adına işe alınmadan önce şoför adayının sabıka kaydı getirilmesi zorunluluğu da bulunmalı. Düzen ve kalite için şoförlerin görünümü, hijyene dikkat etmeleri de büyük önem taşıyor. Bu nedenle şoförlerin kıyafetlerinin de tek tip olması gerektiğini düşünüyoruz.”
“Uygunluk belgeleri gözden geçirilmeli”
Servislerden UKOME tarafından son 2 yıldır alınan uygunluk belgesi konusuna da değinen Selçuk Kılıç, bu uygulamanın da yeniden gözden geçirilmesini beklediklerini anlattı. Bir aracın TÜV’den geçebilmesinin trafiğe çıkmak için uygun olduğu anlamı taşıyacağını dile getiren Kılıç, “Bu uygulamanın sıfır araçlar için dahi geçerli olmasını anlamakta zorlanıyoruz. Araç yeni değilse bile TÜV’den geçebilmek kolay değil, muayeneden geçtiyseniz bir eksiğiniz yok demektir. TÜV muayenesinin geçmişte olduğu gibi yeterli görülmesi gerektiğine inanıyoruz. Maliyetlerimizin arttığı bir dönemde böyle bir belge alabilmek adına yaptığımız harcamanın kaldırılması gerektiğini düşünüyoruz” dedi.
Aynı zamanda hiçbir okulun önünde park alanı bulunmamasının da servisler adına bir diğer önemli sorun olduğunu anlatan Kılıç, bu durumda sokak aralarına park ettikleri araçlara öğrencileri güvenli şekilde bindirmekte zorlandıklarını söyledi. En azından okul bahçelerinde, okul giriş ve çıkış saatlerinde servislere yer verilebileceğini belirten Kılıç, “Birçok okul şehir içinde yer alıyor ve bizim okul önlerinde yaptığımız beklemeler o bölgedeki trafiği de olumsuz etkiliyor, sokaklar adeta kilitliyor. Yaşanan tüm bu sıkıntıları komite olarak bir rapor haline getirerek yeni Büyükşehir Belediye Başkanımız ile paylaşmayı planlıyoruz” diye konuştu.
“Korsan taşımaların önüne geçilmeli”
Yaz aylarının en ciddi sorununu ise korsan taşımalar olarak gösteren Selçuk Kılıç, “Özellikle Kahramanmaraş, Hatay, Adana’da kış aylarında servis olarak çalışan araçlar yazın uzun yol için gerekli olan D2 belgesi kiralayarak şehirlerarası taşıma yapıyorlar. Bu kişileri bulundukları ilde evinden alıp Mersin’deki yazlıklara kadar taşıyorlar. Bu da özellikle şehirlerarası yolcu taşımacılığı yapan arkadaşlarımızın iş hacmini büyük ölçüde azaltıyor. Bu araçların otogar girişlerinin de bulunmaması nedeniyle vergi takiplerinin olmadığını, haksız rekabete de yol açtıklarını belirten Kılıç, özellikle yaz aylarında denetimlerin artırılmasını beklediklerini söyledi.
Duraklara sivil araçlar park etmemeli
Duraklarda sıkıntı yaşandığını da anlatan Kılıç, özellikle sivil araçların park etmesi nedeniyle dolmuşların duraklara yanaşmakta zorlandığına dikkat çekti. Bu konuda da denetimler olması gerektiğini kaydeden Kılıç, aynı zamanda daha konforlu, dijital durakların sayısının artırılmasını istediklerini ifade etti.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.