Mersin Akdeniz'deki Çocuklar Hikayeleri Resmetti, Uzman Psikologlar Yorumladı

Akdeniz Belediyesi, günler boyunca sokağa çıkamayan çocukların psikolojilerini destekleyip kendilerini güvende hissetmelerini sağlamanın yanı sıra, evde keyifli vakit geçirmelerine yardımcı olacak bir çalışmaya imza attı.

13 Mayıs 2020 Çarşamba, 12:50
Mersin Akdeniz'deki Çocuklar Hikayeleri Resmetti, Uzman Psikologlar Yorumladı
-

Akdeniz Belediyesi Kadın ve Aile Hizmetleri Müdürlüğü tarafından, 6-15 yaş arasındaki çocukların, Koronavirüs salgını ile mücadele döneminde yaşadıklarını resimlere aktarma şeklinde psikososyal bir destek çalışması düzenledi. Araştırmada, bu zorlu sürecin çocuklar üzerindeki psikolojik etkileri de yorumlanıp, ebeveynler bilgilendirildi.
Çalışmaya katılan her bir çocuk, ebeveyn ve bakım verenlerinin rehberliğinde, Kadın Aile Hizmetleri Müdürlüğü Psikologu Gülnihal Bilim’in yönlendirmesi ile uygulamaya dâhil edilirken; çocukların yaptığı çalışmalar ise, “Benim Pandemi Hikâyem” adlı kitabın ülkemize uyarlanmasını koordine eden Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Fevziye Toros tarafından seçildi.
Uzmanlardan ebeveynlere öneriler
Akdeniz Belediyesi Kadın ve Aile Hizmetleri Müdürlüğü, çalışmaya katılan çocuklar ve aileleriyle 3 hafta boyunca yapılan uygulamaları koordine ederek, çalışma sonuçlarını, değerlendirme yapmaları için Prof. Dr. Fevziye Toros ve Psikolog Güneş Turhan’a gönderdi. Ardından sonuçlar uzmanlar tarafından ailelere iletilerek, sokağa çıkma yasağının uygulandığı Pandemi sürecinde çocukların psikolojik sağlamlıklarını arttırıcı öneriler aktarıldı.
Çocuklar özlemlerini resimlere aktardı
Uzmanların yaptığı değerlendirme sonucunda; 6-9 yaş aralığındaki çocukların resimlerinde, gündelik yaşantılarında meydana gelen arkadaşlık ilişkilerindeki, park ve mahalle yaşamındaki değişimleri gözledikleri; (bir resimde sadece fırının açık olmasına vurgu yapmak) ve okul yaşamlarındaki değişiklikleri, (öğrenci ve öğretmenle dolu ve boş olan resim çizimleri gibi) gösterir şekilde çizimler yaptıkları, okulla ilgili özlemlerini yansıttıkları görülmüştür.
Araştırmada; 11-15 yaş aralığındaki çocukların çizimlerinde ise perspektif vererek daha evrensel mesajlar verdiklerini, (dünya temalı resim, cami gibi cemaatin olduğu ortamların artık boş kalması, ev içindeki davranışların belirgin değişmesi, sosyal izolasyon mesajlarının daha net ve anlaşılarak aktarılması gibi), çizimlerin içerdiği duygu unsurlarının sembolik çizimlerle de anlatıldığı (hastane ortamında yaşanan süreçler, aile büyüklerine olan özlem gibi) görüldü.
Ortak duygular; Uzak kalış, arkadaşlık ilişkileri ve doğadaki değişimler
Araştırmaya katılan bütün yaş grupları üzerinden yapılan genel değerlendirmede ise, yapılan çizimlerde ev yaşamı, doğadaki değişimler, arkadaşlık ilişkileri, duygu ifadeleri (mimik ve figürleri mekânsal olarak yerleştirme), sosyal mesafe, dış ortamda oyun, dünya ve virüse yönelik atıf ile çizimlerden birinde, Pandemi sonrası bir aile üyesinden uzak kalışa dair vurgu içeriği dikkat çekmiştir. Bu süreçte bazı çocukların hastane ve evdeki izolasyonu gösteren çizimleri de uyum sürecinde olduklarını yansıtan birer gösterge olmuştur.
“Çocukların, iç dünyalarını resimlerle dışa aktarımı çok önemli”
Araştırmanın sonuçlarını değerlendiren Prof. Dr. Fevziye Toros ve Psikolog Güneş Turhan, “Akdeniz Belediyesi Kadın ve Aile Hizmetleri Müdürlüğü ve ebeveynlerce destek ve yönlendirme alan çocukların, Pandeminin neden olduğu değişiklikler ve kısıtlamalar karşısında deneyimledikleri duyguları fark etme, bu duyguları işleme ve beklentilerini ifade ederek duygularını yönetebilme konusunda imgeler ve sembolik dil kullanımının da yer aldığı etkin bir süreçten geçtikleri görülmüştür” şeklinde bir açıklama yaptı.
Uzmanların yaptığı değerlendirmenin devamı şöyle; “Bu çalışma, ailelerin yapılan çizimler üzerinden çocuklarıyla duygu ve düşünceleri konuşmak, içinden geçilen zamanın herkes tarafından nasıl deneyimlendiğini görmek, durumun neden olduğu değişimlerle başa çıkma konusunda destek ve işbirliğini deneyimletme ve resimlerle çocukların iç dünyalarında yaşadıkları süreci çok daha net yansıttıkları söylenebilir. Sonuç olarak; çocukların yaşadıkları stres dönemlerinde resimlerle aktarımların, çocukların iç dünyasını yansıtmalarında ne kadar önemli olduğunu hep birlikte tekrar deneyimlemiş olduk. Resim, oyun gibi aktivitelerde çocuklar, uyum sürecinde yaşadıklarını güzel bir şekilde dışa vurma fırsatı bulduğu için baş edebilme becerilerinde bu tür aktiviteler ihmal edilmemelidir.”

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Henüz yorum eklenmemiştir.
SON DAKİKA
Tarsus Üniversitesi, 2025 Dünya Üniversite Sıralaması Listesine Girdi
ÇORLUSPOR TEKNİK DİREKTÖRÜ SİLAHLI SALDIRI SONUCU YAŞAMINI YİTİRDİ
Mersin, Adana, Kahramanmaraş, ve Gaziantep İçin Kar Yağışı Uyarısı
MERSİN ÜNİVERSİTESİ REKTÖRÜ PROF. DR EROL YAŞAR, MEZUN OLDUGU LİSEDE ÖĞRENCİLERLE BULUŞTU
Doğu Akdeniz’de Fırtına Uyarısı
TARSUS'TA ŞEHİT ÖĞRETMENLER KABRİ BAŞINDA DUALARLA ANILDI
“Öncelik Yayanın Öncelik Hayatın, Yayalar Kırmızı Çizgimiz”
MEZİTLİ’DE KADINLARA YÖNELİK ÇALIŞMALAR TÜM HIZIYLA DEVAM EDİYOR
BAŞKAN BOLTAÇ'TAN BAŞKAN TUNCER'İ ZİYARET ETTİ
GÜLNAR KAYMAKAMI YAKTI'YA ÖĞRETMENLERDEN ZİYARET

Mersin Haber ,Mersin