Gebelik Sırasındaki Farklı Renkteki Akıntılar Ne Anlama Geliyor?

Akıntı; şeffaf, süt beyazı, beyaz ve pütürlü, yeşil, sarı, gri, kahverengi, pembe ve kırmızı renkte olabilir.
Peki farklı renkteki akıntılar ne anama gelir ve ne zaman doktora görünmek gerekir?
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Çağlar Helvacıoğlu bu konuda şu bilgileri verdi:
NORMAL AKINTI NASILDIR?
Gebelik döneminde akıntıolması normaldir. Ancak bazı renkteki vajinal akıntılar normal bazıları ise bir enfeksiyonun ya da başka bir sorunun habercisi olabilir. Sağlıklı vajinal salgı, koyu ve şeffaftır. Hafif bir kokusu vardır. Gebelikte olan hormonal değişikliklerle salgının miktarı artarak, rahmi ve vajinayı enfeksiyonlardan korur.
Gebeliğin son haftasında akıntı en yoğun halde bulunur ve pembe mukus içerebilir. Mukus, tipik olarak yapışkan ve jöle kıvamındadır. Vücudun doğum için hazır olduğunu gösterir.
Vajinal akıntının farklı renklerde olması farklı sağlık durumlarının belirtisi olabilir. Bunları şu şekilde sınıflandırabiliriz:
ŞEFFAF YA DA SÜT BEYAZI
Bu renk, özellikle kokusu hafif ise genellikle normal ve sağlıklı bir akıntıdır. Bununla birlikte yoğunluk ya da miktarındaki bir değişiklik bir sorun olduğu anlamına gelebilir.
Özellikle şeffaf akıntı, su gelmesi ile karıştırılır. Bu yüzden şeffaf akıntı, erken doğum belirtisi olabilir.
BEYAZ VE PÜTÜRLÜ
Beyaz ya da beyazımsı ve lor peyniri gibi pütürlü bir vajina akıntısı mantar enfeksiyonu belirtisi olabilir. Mantar enfeksiyonu yaygın görülen bir hastalıktır ve gebelik süreci de bunun için elverişli bir dönemdir. Kaşıntı, yanma, ağrılı idrara çıkma ya da ilişki sırasında ağrı gibi belirtilerle ortaya çıkabilir.
YEŞİL YA DA SARI
Kimi zaman insanlar birazcık idrar kaçırdıkları için sarı akıntı olduğunu düşünmektedir. Yeşil ya da sarı vajinal akıntı olağan değildir ve cinsel yolla bulaşan bir enfeksiyon olduğunu gösterebilir. Kızarıklık ve tahriş gibi belirtiler de görülebilir. Kimi zaman cinsel yolla bulaşan hastalıklar herhangi bir belirtiye yol açmayabilir. Cinsel yolla bulaşan hastalıklar gebelik sırasında hem kadını hem de bebeği etkileyecek komplikasyonlara yol açabilmektedir.
GRİ
Gri vajinal akıntı, Bakteriyel Vajinozis (BV) denen bir vajinal enfeksiyonun habercisi olabilir. Özellikle ilişkiden sonra ağırlaşan balık gibi bir koku varsa bu olasılık dikkate alınmalıdır. BV, vajinal floradaki bir dengesizliğin sonucudur. Vajinal duş ve birden fazla cinsel partnerin olması, çocuk doğurulan yaşlarda en sık görülen vajinal enfeksiyon olan BV oluşmasını kolaylaştırır.
KAHVERENGİ
Kahverengi akıntı, gebeliğin ilk belirtilerinden olabilir. Gebelik sırasında görülen kahverengi akıntı endişeye yol açmamalıdır. Yine de koyu kahverengi akıntı gören gebe kadınların doktorlarıyla temasa geçmeleri iyi olur.
PEMBE
Pembe akıntı gebeliğin ilk dönemlerinde ve son haftalarda görülebilir. Bunları ayrı ayrı ele alırsak; gebeliğin başlarında olan pembe renkli akıntı; düşük belirtisi veya dış gebelik habercisi olabilir. Gebeliğin son dönemlerinde olan pembe renkli akıntı, rahim ağzının doğuma hazır olduğunda ortaya çıkar.
KIRMIZI
Gebelik sırasında parlak vajinal akıntı görüldüğünde, derhal doktorunuzla temasa geçmeniz gerekir.Özellikle kanama koyu, pıhtılı ise ya da beraberinde kramp ve karın ağrısı da varsa mutlaka doktorunuzla iletişime geçmelisiniz. Bu belirtiler düşük ya da dış gebelik belirtisi olabilir.
VAJİNAL AKINTI İLE BAŞA ÇIKMANIN 9 YOLU
Tampon kullanıyorsanız sık değiştirmeyi ihmal etmeyin.
Vajinanın içini yıkamayın.
Kokusuz tuvalet kağıdı ve sabun da dahil olmak üzere kişisel bakım ve kadınlara özgü hijyen ürünlerinde kokusuz ürünleri seçin.
Günlük ped aşırı salgıyı emeceğinden faydalı olabilir fakat, genital bölgeyi daha nemli hale getirdiğinden akıntının artmasına yol açabilir.
Gerek dışkılamadan gerekse idrarınızı yaptıktan sonra genital bölgeyi önden arkaya doğru silin.
Duş aldıktan ya da yüzdükten sonra genital bölgenizi iyice kurulayın.
Nefes alan kumaştan yapılmış iç çamaşırı tercih edin.
Enfeksiyon riskini artıran dar kot pantolonlar ya da naylon külotlu çoraplar akıntınızın artmasına sebep olabilir.
Sağlıklı bir beslenme programı uygulamalı ve mantar enfeksiyonu riskini artıran şeker tüketiminden uzak durulmalı.