Epilepsi Farkındalığında Sınıfta Kaldık

Türk Epilepsi ile Savaş Derneği, Türkiye’de epilepsi bilinirliğini ortaya koyan ve UCB Pharma’nın koşulsuz katkılarıyla gerçekleştirilen araştırmanın sonuçlarını Dünya Epilepsi Günü’nde açıkladı. Epilepsi farkındalığı için başlatılan “Epilepsi İçin Bak” projesi kapsamında yapılan araştırmaya göre epilepsi, şizofreni ve kanserden sonra insanların çevresinde olmasından en çok rahatsızlık duyduğu hastalık olarak öne çıkıyor. Araştırmaya katılanların yüzde 60’ı birinci derece yakınlarının epilepsi hastası bir bireyle evlenmesine sıcak bakmayacağını belirtirken yüzde 25’i epilepsi hastası bir bireyi işe almak istemeyeceğini söylüyor. Sonuçları yorumlayan Türk Epilepsi ile Savaş Derneği Başkanı Prof. Dr. Naz Yeni, “Epilepsi, herkesin başına gelebilecek kronik bir hastalık. Araştırma sonuçları, epilepsi ile ilgili önyargıları gözler önüne serse de epilepsi hastası bireylerin birçoğu düzenli ve doğru bir tedavi ile çalışabilir, okula gidebilir, evlenebilir yani normal hayatlarına devam edebilir” dedi.
Beyinde var olan elektriğin aşırı artması ile ortaya çıkan epilepsi, bugün Türkiye’de 800 binden fazla kişiyi etkiliyor. Doğru tedaviyle hastaların çoğunda kontrol altına alınabilen epilepsi hastalığı hakkındaki ön yargılar ise hastaların hayatını zorlaştırıyor. Türk Epilepsi İle Savaş Derneği, UCB Pharma’nın koşulsuz katkılarıyla hayata geçen “Epilepsi İçin Bak” projesi kapsamında toplumsal ön yargılara dikkat çekmek için Türkiye genelinde bir farkındalık araştırması gerçekleştirdi. Türkiye temsili 18 yaş üstü 1000 kişinin katılımıyla ZENNA Danışmanlık tarafından CATI (Bilgisayar destekli telefonla görüşme) yöntemiyle 25 Aralık 2017-5 Ocak 2018 tarihleri arasında yapılan araştırmanın sonuçları ise oldukça çarpıcı.
HER 10 KİŞİDEN 1’İ BULAŞICI ZANNEDİYOR
Katılımcıların yüzde 93’ünün hastalık hakkında bilgi sahibi olduğunu belirttiği araştırmanın detaylı sonuçları bilgi düzeyinin yeterli olmadığını kanıtlıyor. Araştırmaya göre Türkiye’de her 2 kişiden 1’i epilepsinin tedavisi olmadığını düşünürken epilepsi, şizofreni ve kanserden sonra insanların çevresinde olmasından en çok rahatsızlık duyduğu hastalık olarak öne çıkıyor. Araştırma sonuçlarına göre Türkiye’de her 10 kişiden birinin epilepsinin bulaşıcı bir hastalık olduğunu belirttiğine değinen Türk Epilepsi ile Savaş Derneği Başkanı Prof. Dr. Naz Yeni, “Doğuştan gelen ya da kafa travması ile sonradan oluşabilecek nörolojik bir hastalık olan epilepsi kesinlikle bulaşıcı değildir’’ dedi.
TEDAVİ İÇİN DİNİ BİLGİSİ OLAN KİŞİLERE DANIŞIRIM DİYENLERİN SAYISI YÜKSEK
Araştırmanın, kapsamı gereği Türkiye nüfusunun yüzde 60’ını temsil ettiğini belirten Prof. Dr. Naz Yeni, “Dünyada görülen en yaygın nörolojik hastalıklardan olan epilepsi beyinde var olan elektriğin aşırı artmasıyla ortaya çıkıyor. Tanı ve tedavisinin mutlaka nörolog hekimlerce gerçekleştirilmesi gereken epilepsi sanılanın aksine doğru ve etkin tedavi ile birçok epilepsi hastasında yüksek oranda kontrol altına alınabilen bir hastalık ancak araştırma sonuçları hastalıkla ilgili birçok yanlış bilgiye sahip olduğumuzu kanıtlıyor” dedi. Araştırmanın çarpıcı sonuçlarına dikkat çeken Prof. Dr. Naz Yeni, “Araştırmaya katılanların yüzde 18’i tedavi için dini bilgisi olan kişilerden destek almaya sıcak bakıyor, diğer taraftan epilepsi hastalığını tıbbi olmayan nedenlere bağlayanların oranı da yüzde 8 olarak dikkat çekiyor. Bu rakamlar epilepsi farkındalığında atmamız gereken adımlar olduğunu gösteriyor. Bireylerin psikolojilerinde olumlu etki yaratmak tedavi sürecinde belki destekleyici olabilir ancak tedavi bilimsel yöntemlerle bir nörolog tarafından yönetilmelidir” diye konuştu.
“YAKINIM EPİLEPSİLİ BİREYLE EVLENMESİN”
Araştırmaya katılanların yüzde 60’ının, yakınlarının epilepsi hastası bir bireyle evlenmesini istemediği görülüyor. Diğer taraftan yüzde 43’lük bir kesim epilepsi hastalarının çoğunda zekâ ve fiziksel gelişim geriliği olduğunu düşünüyor. Araştırmaya katılan her 4 kişiden 1’i yönetici ya da patron olsaydınız epilepsi hastası bir bireyi işe alır mıydınız sorusuna hayır yanıtı verirken, çocuğunun epilepsi hastası bir eğitimciden eğitim almasını istemeyenlerin oranı ise yüzde 36 olarak dikkat çekiyor. Epilepsi hastalarının normal bireyler gibi sosyal hayatlarına devam edebileceğinin altını çizen Prof. Dr. Naz Yeni, ‘’Epilepsi hastalarının birçoğunda zeka ve fiziksel gelişim geriliği yoktur. Epilepsili bireyler de tıpkı sağlıklı bireyler gibi çalışabilir, okula gidebilir, evlenebilir hayatın tüm sosyal alanlarında aktif rol alıp üretebilir’’ dedi.
BAŞIMIZA GELİR DİYE GÖZÜMÜZÜ KAPATIYORUZ!
Araştırmaya göre yaklaşık 10 kişiden 4’ü etrafında epilepsi hastası bir birey olduğunu belirtiyor. Birçok kişinin yakın çevresinde epilepsili bir birey olmasına rağmen hastalıkla ilgili bilgi kaynaklarından uzak durulduğuna dair çarpıcı veriler açıkça dikkat çekiyor. Sonuçlara göre her 2 kişiden 1’i ise “başıma gelir” korkusuyla hastalıkla ilgili haber ve bilgileri okumuyor. Tüm bu tabloya rağmen UCB Pharma’nın koşulsuz katkılarıyla gerçekleştirdikleri araştırmanın olumlu sonuçları da olduğuna değinen Prof. Dr. Naz Yeni, “Araştırmaya katılanların yüzde 88’i epilepsinin herkesin başına gelebilecek bir hastalık olduğunu düşünüyor. Bu konuda yapılacak farkındalık projelerine gönülden destek veririz diyenlerin sayısı da oldukça yüksek’’ dedi.
ÖNYARGILARINDAN KURTUL #EpilepsiİçinBak
Bu yıl ikincisi gerçekleştirilen toplumsal farkındalık projesi Epilepsi İçin Bak ile herkesi epilepsiye olan bakış açısını değiştirmeye tekrar davet edeceklerini söyleyen Prof. Dr. Naz Yeni, “Epilepsi İçin Bak projesi kapsamında epilepsinin global rengi mor ile bakış açısı değişikliğini temsil eden gözlük ikonunu birleştirdik. Bu yıl da mor gözlüklerimizi mümkün olduğu kadar fazla insana dağıtarak herkesi ikonumuzla paylaşım yapmaya ve epilepsi farkındalığı için sözcümüz olmaya davet ediyoruz’’ dedi.