Seminerde, Emniyet Genel Müdürlüğü'nün son 5 yıllık verilerine göre 14-25 yaş arasındaki genç ve çocukların yüzde 79'unun terör örgütlerinin eylem veya propaganda çalışmalarında yer aldıkları aktarıldı. Terör örgütlerinin bu yaş aralığındaki bireylerin mutsuzluk, ailede saygı görmeme ve endişe durumlarından faydalanarak ikna ettiği de belirtilirken, yetişkinlere "Çocuğunuza sevgi ve saygı göstererek onları kazanın. Bilinçli olmasını sağlayın ve kimsenin onları ikna etmesine izin vermeyin" çağrısı yapıldı.
Mersin Büyükşehir Belediyesi, Mersin Valiliği ve İl Emniyet Genel Müdürlüğü Terörle Mücadele Daire Başkanlığı işbirliğiyle, teröre karşı toplumsal bilincin ve mücadelenin gelişmesi amacıyla 2017-2019 Yılı Personel Farkındalık Çalışmaları kapsamında, Büyükşehir Belediyesi personeline seminer verildi.
"Terörle Mücadele Bilgilendirme ve Önleme Faaliyetleri" semineri, Büyükşehir Belediyesi Kongre ve Sergi Sarayı'nda Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü Bilgilendirme ve Önleme Faaliyetleri Büro Amirliği personeli Recai Ateş ve Aliye Öztokmak'ın sunumuyla gerçekleştirildi.
Terörle mücadelede devlet ve vatandaş işbirliği önem taşıyor
Seminerde, terörizm, terör örgütü ve terörist ifadelerinin tanımları aktarıldı. Terörizmin siyasi, dini ve ekonomik hedeflere ulaşmak amacıyla sivillere, resmi, yerel ve genel yönetimlere baskı, yıldırma ve her türlü şiddet içeren yolun kullanılması şeklindeki tanımlamasını aktaran Recai Ateş, bu tür eylemleri organize bir şekilde uygulayan gruplara terör örgütü, grup içerisindeki kişilere de terörist denildiğini belirtti. Ateş, terör örgütlerinin eylemlerine karşı toplumsal bilincin gelişmesinin sağlanması amacıyla yapılan seminerde devlet ve vatandaş işbirliğinin önemine vurgu yaptı.
"Üç unsur yan yana geldiğinde her şeye terör denebilir"
Ateş, terörist yapıların belirli bir strateji ile hareket ettiğini vurgularken, bu grupların eylemlerini meşrulaştırmak için zemin hazırladıkları, yeni düzen ve menfaat vaat ettikleri, propagandayla güçlendikleri, mali ve insan gücü desteğine ihtiyaç duyduklarını söyledi. Terörizmin ideoloji, örgütlü yapı ve şiddet üçgeninde ortaya çıktığını anlatan Recai Ateş, "Bu olmazsa olmaz üç unsur yan yana geldiği zaman her şeye terör denebilir" dedi.
Terör örgütleri gençlerin ve çocukların duygusal durumlarından faydalanıyor
Terör örgütlerinin duydukları insan gücü ihtiyacını gençlerin duygusal durumlarından faydalanarak elde ettiklerini belirten Ateş, "Terörist gruplar gençlerin mutsuzluk, huzursuzluk, endişe, korku, ailede saygı görmeme, arkadaşlar arasında dinlenmeme gibi durumlarından faydalanır" diyerek şu şekilde devam etti: "İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi'nin yapmış olduğu bir çalışmaya göre 15-25 yaş arasındaki gençlerimizin yüzde 30'u depresyona giriyor. Yüzde 5’i de intihara meyilli. Marmara Üniversitesi'ne göre de 15-16 yaşındakilerin yüzde 44.4'ü intihara meyilli."
Gençler ve çocuklar için bilanço çok acı
Emniyet Genel Müdürlüğü'nün son 5 yıl içerisindeki verilerini aktaran Recai Ateş, "Veriler, yüzde 79 oranında 14-25 yaş arasındaki genç ve çocuklarımızın terör örgütünün herhangi bir safhasında yer aldığını gösteriyor. İlla kırsal diye tabir ettiğimiz dağ kadrosuna gitmesine gerek yok. Sokak eylemlerine katılıyordur, sosyal medyada propaganda yapıyordur ya da herhangi bir şekilde bir yerden bir yere lojistik destek sağlıyordur" dedi. Verilere göre 35 yaşının üstündekilerde oranın yüzde 1 olduğunu vurgulayan Ateş, "Bu istatistiğin açıklaması şudur; soruyoruz, sorguluyoruz, araştırıyoruz, öğreniyoruz. Çocuklarımız maalesef ki bilmediğini kabullenmiyor. Kabullenmediği gibi öğrenmek için çaba da sarf etmiyor. Böyle olunca bu istatistik bir gün yüzde 79 değil, yüzde 89 da olur. Burada size büyük görevler düşüyor. Ricamdır, lütfen çocuklarımızı okumaya teşvik edelim" diyerek, yetişkinlere "Çocuğunuza sevgi ve saygı göstererek onları kazanın. Bilinçli olmasını sağlayın ve kimsenin onları ikna etmesine izin vermeyin" çağrısında bulundu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.