Fuarın açılışında konuşan Bakan Kurum, “Orta gelir ve orta gelir üste hitap eden bir projemiz var. Bu yeni hamlemizin tüm detaylarını inşallah yıl sonu, 2023'ün başı itibariyle aziz milletimizle paylaşacağız. 25 bin konutumuzun ihalesini yaptık ve en geç 2 yıl içerisinde ilk 250 bin konutumuzu vatandaşımıza, milletimize armağan edeceğiz. Kamu Binalarında Enerji Verimliliği' projemiz ile 565 kamu binasında enerji verimliliği projesi başlattık, yüzde 46 enerji verimliliği sağladık ve 115 milyon TL enerji tasarrufu elde ettik. Türkiye Yüzyılı'nda kapsayıcı, yaşanabilir, yenilikçi, rekabetçi, iklim değişikliğine ve afetlere duyarlı dayanıklı ve sürdürülebilir inşaatlarımızı yapacağız. Depremle mücadele, terörle mücadele kadar önemlidir. Ülkemizi afetlere hazır hale getirmek için canla, başla çalışıyoruz.” ifadelerini kullandı.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, “Orta gelir ve orta gelir üste hitap eden bir projemiz var. Bu yeni hamlemizin tüm detaylarını inşallah yıl sonu, 2023'ün başı itibariyle aziz milletimizle paylaşacağız. 25 bin konutumuzun ihalesini yaptık ve en geç 2 yıl içerisinde ilk 250 bin konutumuzu vatandaşımıza, milletimize armağan edeceğiz.” dedi.
Bakan Murat Kurum, ATO Congresium'da İnşaat Müteahhitleri Konfederasyonu (İMKON) tarafından düzenlenen "İmkon Yapı ve İnovasyon Zirve Programı"na katıldı.
Konut sektörünün önde gelen projelerini vatandaşlarla buluşturmak amacıyla düzenlenen konut fuarında stantları gezen Bakan Kurum, programın açılışında açıklamalarda bulundu.
“Şehirlerimizi baştan aşağı imar, inşa ve ihya ettik”
İMKON’un 5 federasyon çatısı altında 51 alt birlik ve 120 bin üyesini bünyesinde barındıran sektörün en büyük sivil toplum kuruluşu olduğuna değinerek konuşmalarına başlayan Bakan Kurum, “Son 20 yıla bir baktığımızda Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde hemen hemen her alanda yatırımlarımızı yaptık. Tarımdan sanayiye, eğitimden sağlığa, çevreden şehirciliğe kadar çok büyük ve çok güçlü atılımları sizlerle birlikte gerçekleştirdik. Bir yandan insanımızın, vatandaşımızın refahını yükselttik, diğer taraftan da şehirlerimizi baştan aşağı alt yapısıyla, üst yapısıyla imar, inşa ve ihya ettik. Hiç şüphe yok ki sizlerin temsil ettiği inşaat ve gayrimenkul sektörümüz her zaman ekonomimizin istihdamımızın arkasındaki en büyük güçlerin başında geldi. Yıllardır biz bu işi savunuyoruz. Türk müteahhitlerimiz ve mühendislerimiz ortaya koydukları yenilikçi, zamanın, günün şartlarına, ruhuna uygun özgün projelerle adımlar attılar, atmaya da büyük işler başarmaya da devam ediyorlar.” diye konuştu.
“44 müteahhitimiz sektörümüzü dünyanın pek çok noktasında önemli projelere imza atarak bizleri gururlandırıyorlar”
Tüm dünyanın sosyal devlet anlayışını rafa kaldırdığını ve ülkelerin kendi ekonomilerini çevirmekle mücadele ettiğini vurgulayan Bakan Kurum, “Bir taraftan enflasyonla mücadele ederken diğer taraftan da ihtiyaçlarını giderme üzerine bir sistemleri var. Bu süreçte sosyal devlet bakışını anlayışını rafa kaldırmış durumdalar. Bugün dünyada baktığınızda müteahhitlik sektörümüz en ön sıralarda yer alıyor ve en iyi mücahitler değerlendirmesinde de ülkemizden tam 44 tane müteahhitimiz sektörümüzü dünyanın pek çok noktasında önemli projelere imza atarak bizleri gururlandırıyorlar.” şeklinde konuştu.
“İnşaat ve gayrimenkul sektörümüz ülke ekonomimizin lokomotifi olmuştur”
İnşaat sektöründe Gayri Safi Yurt içi Hasıladaki Payın yüzde 7 olduğunu ifade eden Bakan Kurum, “Sektörümüz kendisiyle birlikte 250 en az alt sektörü de tetikleyerek ekonomimize istihdamımıza çok önemli katkılar sağlıyor. Bu çerçevede 2 milyondan fazla kardeşimize de istihdam sağlıyor. Her zaman İnşaat ve gayrimenkul sektörümüz ülke ekonomimizin lokomotifi olmuştur. Bu başarıda her bir burada oturan kardeşimizin katkısı, emeği, alın teri var. Ben bu vesileyle ülkemizin 20 yıldır kalkınmasına destek olan evinden, ailesinden, işinden zaman ayırıp şehirlerimizin ihyası için mücadele eden her bir kardeşimize ayrı ayrı teşekkür ediyorum.” dedi.
“İnşaat sektörünü ülkemizin ihracatına katkı sağlayacak bir sektör olarak görüyoruz”
Bakan Kurum, inşaat sektörünün ihracatına da katkı sunacak çalışmalar yapıldığını da belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:
“Türk Müteahhitlik sektörü sadece Türkiye’yi ilgilendirmiyor, bugün yakın coğrafyada, Avrupa'da dünyada birçok projemiz var ve biz bu sektörümüzü ülkemizin ihracatına katkı sağlayacak bir sektör olarak görüyoruz. Bu çerçevede de çalışmalarımızı yoğun bir şekilde sürdürüyoruz. Azerbaycan ve Türkiye arasında bugün Azerbaycanlı mevkidaşımız ile yine bir protokol imzaladık. İnşaat ve Tesisat birim fiyat sistemlerini yine entegre etmek suretiyle Azerbaycan'da kullanılacak yapılarda yapılacak inşaatlar da, bizim birim fiyatlarımız ki 6 dilde bu birim fiyatlarımızı yayınladık. İnşallah tüm yakın coğrafyada bizim buradaki teknik birikimimiz orada da geçerli olacak. Buradaki mühendislerimiz, mimarlarımız projelerini çizecek ve ortak bir dil oluşturmasını bu manada amaçlıyoruz. Bu çalışmalar neticesinde tabi İnşaat ve yapı malzemesi sektörlerimiz dünyada da etkin bir rol oynayacak. İş alma kapasitesi ile ihracat rakamları da bundan işin sonucunda olumlu bir şekilde faydalanacak. Aslında bir anlamda inşaat ve yapı malzemeleri arasında Türk birliğini de sağlamış olacağız. Bu önemli bir adım. Tabii bu adımları atarken de ülkemizde bir mekansal strateji planlama çalışması başlattık. 4 yıl sürdü ve burada da sona geldik.”
“Türkiye Yüzyılı'nda kapsayıcı, yaşanabilir, yenilikçi, rekabetçi, iklim değişikliğine ve afetlere duyarlı dayanıklı ve sürdürülebilir inşaatlarımızı yapacağız”
Türkiye Ulusal Mekansal Strateji Planı’nı hazırladıklarını müjdeleyen Bakan Kurum, “Tüm bakanlıklarımızın, belediyelerimizin, sivil toplum kuruluşlarımızın, üniversitelerimizin, meslek odalarımızın görüşleri çerçevesinde İstanbul Teknik Üniversitesi ile işbirliği içerisinde hazırladık ve önümüzdeki şubat ayında da kamuoyu ile paylaşacağız. Bu planımız Sayın Cumhurbaşkanımızın ortaya koymuş olduğu 2053 vizyonunu yine iklim değişikliği ile ilgili ortaya koymuş olduğumuz hedefleri içeriyor. Ülkemizin hep diyoruz ya 50 yılını yüzyılını planlıyoruz. İşte bu plan önümüzdeki 50 yılı şehirlerimizin kalkınmasını ülkemizin dünyadaki ilk 10 ekonomi arasına girmesini sağlayacak ve yatırımların doğru alanlarda doğru yerlerde yine yapılmasını öngörecek kapsayıcı, yaşanabilir, yenilikçi, rekabetçi, iklim değişikliğine ve afetlere duyarlı dayanıklı ve sürdürülebilir, bu çok önemli ki bundan sonraki inşaatlarınızda da bu kavramları duyacaksınız.” şeklinde konuştu.
“Kamu Binalarında Enerji Verimliliği' projemiz ile 565 kamu binasında enerji verimliliği projesi başlattık, yüzde 46 enerji verimliliği sağladık ve 115 milyon TL enerji tasarrufu elde ettik”
İklim değişikliğiyle mücadele kapsamında Dünya Bankası kredisiyle yürütülen Kamu Binalarında Enerji Verimliliği (KABEV) projesi kapsamında da açıklamalarda bulunan Bakan Kurum, “2020 yılından bu yana kamu binalarımızda enerji tüketimini ve karbon emisyonunu azaltmak için önemli çalışmalar başlattık. Bu projemizle 81 ilimizde yer alan kamu yapılarımızın enerji etüdünün projelendirilmesi, uygulaması ve enerji sürekliliğinin izlenmesi de dahil tüm teknik çalışmaları gerçekleştiriyoruz. Bugüne kadar 565 binada enerji verimliliği projesini başlattık. Kararlılıkla uyguladığımız KABEV projemizi 10 kamu kurumumuza ait 36 binamızda tamamladık. Bu binalarımızda ortalama yüzde 46 enerji verimliliği sağladık. Bugüne kadar da 115 milyon liralık tasarruf ettik.” diye konuştu.
“Depremle mücadele, terörle mücadele kadar önemlidir”
Depremle mücadeleyi siyaset üstü gördüklerinin altını çizen Bakan Murat Kurum, “Tabii artık ihmal eden değil, tüm afetlere baktığımızda Rize'de, Bartın'da Kastamonu'da, Antalya'da, Elazığ'da, Malatya'da, İzmir'de depremin altında kalan değil, depremi yöneten ve deprem sonrasında şehirlerimizi ihyasını, imarını çok kısa süre içerisinde yapan, vatandaşın dibinde, yanında, 2 saat sonra afet bölgesinde olan bir Türkiye var. Bu çok önemli. İşte o yüzden depremle mücadele ben hep söylüyorum terörle mücadele kadar önemlidir. Biz bu konuyu siyaset üstü görüyoruz. Her zaman böyle baktık, her gelene kapımız açtık ve her gelenin talebini karşılamaya gayret gösterdik ve 2012 yılında Sayın Cumhurbaşkanımız pek çok liderin söyleyemeyeceği bir vizyonu ortaya koydu. Bedeli ne olursa olsun ülkemizi dönüştüreceğiz dedi ve Türkiye'nin her yerinde kentsel dönüşüm seferberliğini başlattılar. Biz de bu seferberliği kararlılıkla yürütüyoruz” dedi.
“Ülkemizi afetlere hazır hale getirmek için canla, başla çalışıyoruz”
Ortaya koydukları güçlü irade ile çok önemli düzenlemeler yaptıklarını anımsatan Bakan Kurum, “Yani parsel bazındaki imar, plan değişikliğini rafa kaldırdık. Ada bazında olacak ve aç serbest konusunu yine rafa kaldırdık, bölge yükseklikleri çerçevesinde binalarımızı teşekkül edeceğiz. Kentsel dönüşümde yaşanan sorunlarımızı bir bir inceledik ve yerinde hızlı, gönüllü anlayışıyla vatandaşlarımızın aynı zamanda yüklenicilerimizin mağduriyetini giderecek çok önemli düzenlemeler yaptık. Bunları göreve gelir gelmez hayata geçirdik ve bu çerçevede denetim faaliyetlerimize de yine yapı denetim kuruluşlarımızla birlikte devam ediyoruz. Ülkemiz başta olmak üzere tüm alanlarda ülkemizi afetlere hazır hale getirmek için canla başla çalışıyoruz” dedi.
“Bugüne kadar 3.2 milyon konutun dönüşümünü tamamladık. 2035 yılına kadar ülkemizde dönüşüme girmemiş hiçbir alan kalmasın istiyoruz”
Bakan Murat Kurum, bir süre önce Düzce’de, ardından Hatay'da deprem meydana geldiğini hatırlattığı konuşmasında, “Depremlerde büyük bir can ve mal kaybı yaşanmamış olması da aslında attığımız adımlar kararlılığımızın bir neticesidir, göstergesidir. Tabii bugüne kadar 3.2 milyon konutun dönüşümünü tamamladık. Bu önemli bir rakam. Yani baktığınızda bugün birçok Avrupa ülkesinden daha büyük insanın yaşadığı bir dönüşümden bahsediyoruz. 13 milyon insanımızı güvenli, sağlıklı, iklim dostu konutlara yerleştirdik ve şu anda hali hazırda deprem dönüşümüne girmesi gereken konutlarımız ilgili de sizlerle birlikte azimli bir şekilde süreci yönetmeye çalışıyoruz. Bu çerçevede hedefimiz İnşallah 2035 yılına kadar ülkemizde dönüşüme girmemiş hiçbir alan kalmasın istiyoruz” diye konuştu.
“25 bin konutumuzun ihalesini yaptık ve en geç 2 yıl içerisinde ilk 250 bin konutumuzu vatandaşımıza, milletimize armağan edeceğiz”
Bakan Murat Kurum, tüm dünyanın sosyal devlet anlayışını rafa kaldırdığı dönemde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın öncülüğünde herkesin sağlam, güvenli konutlara erişebilmesi için bir mücadele başlattıklarını belirterek şunları söyledi:
“20 yılda 1 milyon 170 bin konutu TOKİ Başkanlığımız eliyle sosyal donatıları ile birlikte ki 26 bin sosyal donatı. Bunun içinde okulu, camisi, hastanesi, parkı, yeşil alanı, tüm sosyal ihtiyaçları giderecek alanları ile birlikte ürettik ve üretmeye devam ediyoruz. Şu an 81 ilimiz de tam 750 şantiyemiz var. 750 şantiyemizde gece gündüz demeden çalışıyoruz. Hâlihazırda devam eden 138 bin konutumuz var ve Cumhuriyet tarihinin biliyorsunuz en büyük sosyal konut projesi ile de ülkemize ve vatandaşlarımıza o ihtiyaçlarını yani barınma ihtiyaçlarını, ev ocak, aile ihtiyaçlarını giderecek yeni bir dönemi başlattık. Vatandaşlarımız Sayın Cumhurbaşkanımızın ortaya koymuş olduğu projeye rekor bir başvuru yaptı. 8 milyonu aşkın vatandaşımız başvuru yaptı. 5 milyon 135 bin başvuru kuraya katılmaya hak kazandı ve 45 ilimizde 2 buçuk 3 ay içerisinde 45 ilimizde kuralarımızı tamamladık. İnşallah 2023 Mart ayına kadar tüm illerimizde kuralarımızı tamamlayacağız ve hızımızı kesmeden şu an itibariyle 25 bin konutumuzun ihalesini yaptık ve hızlı bir şekilde ihalelerini yapmak suretiyle en geç 2 yıl içerisinde ilk 250 bin konutumuzu vatandaşımıza, milletimize armağan edeceğiz.”
“Sosyal konut projesinin ikinci etapları da olacak”
Hiçbir zaman vatandaşın, esnafın talebine duyarsız kalmadıklarını aktaran Bakan Kurum, sosyal konut projesinin ikinci etaplarının da olacağı müjdesini paylaşarak “İnşallah yeni projelerimizi de yapmaya devam edeceğiz. Bu yatırımlar 900 milyar lirayı buluyor. Bu da aslında siz yüklenicilerimizle birlikte inşaat ve gayrimenkul sektörümüzün gücüne güç katacak. Ürettiğimiz yine 1 milyon konut amaçlı arsamız var. Yani altyapısını tamamladığımız arsalarımızı vatandaşımıza sunduk. Biz arsa maliyetini düşürmek istiyoruz. İşte bu proje arsa maliyetini düşürecek bir proje ki arsada devletimiz vatandaşımıza uzun vadede yüzde 50’yi aşan sübvansiyonlar ile birlikte bu imkânı sunmuş oldu. Bu çerçevede şehirlerimizde, 81 ilimizde, ilçelerimizde bu arsalarımızı belirledik. Vatandaşlarımız hak sahibi oluyorlar. Mart ayına kadar hak sahipliği süreci bitecek. Dolayısıyla sizinle görüşecekler. Biz de TOKİ çatısı altında sizlere destek olacağız. Ve bu manada vatandaşımız ister sizde isterse TOKİ başkanlığımız eliyle bu süreci yönetebilecek.” ifadelerini kullandı.
“Orta gelir ve orta gelir üste hitap eden bir projemiz var. Bu yeni hamlemizin tüm detaylarını inşallah yıl sonu, 2023'ün başı itibariyle aziz milletimizle paylaşacağız”
Hazine ve Maliye Bakanlığı ile birlikte yürütülen orta gelir ve orta gelir üste hitap eden bir proje olduğunu da belirten Bakan Kurum, “Bu proje kapsamında tüketicilerin evalırken kullanacakları konut kredilerine ilişkin uzun zamandır bir çalışma yapıyoruz. İstiyoruz ki bir taraftan konut arzını artıralım, yüklenicilerimiz, geliştiricilerimiz, müteahhitlerimiz yeni projeleri yapsınlar. Onlara bu işleri yapacak finansman desteği sağlayalım. Diğer taraftan da evini yeni alacak kardeşlerimize, orta gelire Ankara'da, İstanbul'da, İzmir'de yaşayan memur kardeşlerimize bu imkânı tanıyalım istiyoruz. Bu çerçevede de inşallah toplumumuzun tüm kesimlerini kapsayacak bu projemizin, bu yeni hamlemizin, konut hamlemizin tüm detaylarını tamamladık. İnşallah yıl sonu, 2023'ün başı itibariyle bu projemizi de aziz milletimizle paylaşacağız ve vatandaşlarımızın ihtiyaçlarına hız kesmeden destek olmaya devam edeceğiz.” diye konuştu.
Bakan Murat Kurum, tüm bu çalışmalarla hedeflerinin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın göstermiş olduğu Türkiye yüzyılına uygun şehirler inşa etmek olduğunu hatırlatarak konuşmasını şu sözlerle noktaladı:
“Kadim medeniyet birikimimizden aldığımız ilhamla iklim dostu, sıfır atık uyumlu, çevreyi kirletmeyen, bir damla suyu dahi israf etmeyen binalar, yapılar ile Muhteşem Türk Şehirlerini sizlerle birlikte inşa etmeye kararlıyız. Önümüzdeki dönemde de ülkemizde insan odaklı, çevre odaklı, doğaya, tarihe, kültürel mirasa saygılı ve kimlikli, dayanıklı şehirler oluşturulmasına yönelik çalışmalarımızı titizlikle sürdüreceğiz.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.