ANKARA - Anayasa Mahkemesi (AYM), kadastro tespitine itiraz ilişkin 39 yıldır önce açılan davanın halen sonuçlanmamasına hak ihlali kararı verdi. AYM, başvuruculara toplam 25 bin 300 TL manevi tazminat ödenmesine hükmetti.
Mardin’in Derik ilçesi Dumanlı köyünde 1975 yılında yapılan kadastro çalışmaları sonunda bazı taşınmazlar, Mehmet Aziz Ökten'in murisi Ramazan Ökten ve Süleyman Ökten adına tespit edildi. Bu tespit üzerine 22 Şubat 1976’de, A.A. tarafından Derik Kadastro Mahkemesi'nde Süleyman Ökten ve Ramazan Ökten aleyhine kadastro tespitine itiraz davaları açıldı. Derik Kadastro Mahkemesi, 4 Mayıs 1984’te davanın reddine, taşınmazların bazı hisselerinin Süleyman Ökten adına, bir hissesi Ramazan Ökten, bir hissesi Süleyman Ökten adına tescil edildi. Kararın temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 7. Hukuk Dairesi, Derik Kadastro Mahkemesi’nin kararını bozdu. Derik Kadastro Mahkemesi, 27 Aralık 1991’deki duruşmada bazı taşınmazlara ilişkin davaların ayrı dosyalar halinde yürütülmesine karar verdi. Derik Kadastro Mahkemesi, 15 Nisan 1994’te davanın reddine, dava konusu taşınmazların tespit gibi tapuya tesciline karar verdi.
Bu kararın temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 7. Hukuk Dairesi, Derik Kadastro Mahkemesi’nin kararını yine bozdu. Bozma üzerine dava Derik Kadastro Mahkemesi’nde devam ediyor. Devam eden dava nedeniyle Süleyman ve Mehmet Aziz Ökten yargılamanın makul sürede sonuçlandırılamadığını, bu sürede taşınmazlarını kullanamadıklarını, taşınmazlarının gelirlerinden yararlanamadıklarını belirterek, AYM’ye bireysel başvuruda bulundu.
AYM, gerekçeli kararında başvuruya konu davanın taraf sayısı ve mahiyeti nedeniyle icrası gereken usul işlemlerinin niteliği başvuruya konu yargılamanın karmaşık niteliğinin bulunduğunu kaydetti. Davaya bütün olarak bakıldığında, 3402 sayılı Kanun’da yer alan usul hükümlerine tabi bir yargılama sürecine ilişkin somut başvuru açısından farklı bir karar verilmesini gerektirecek bir yön bulunmadığını vurgulayan AYM, otuz dokuz yılı aşkın bir süredir devam eden yargılama sürecinde makul olmayan bir gecikme olduğunu ifade etti.
Anayasanın 36. maddesinde güvence altına alınan makul sürede yargılanma haklarının ihlal edildiğine karar veren AYM, Süleyman Ökten’e 22 bin 450 TL ve Mehmet Aziz Ökten 2 bin 850 TL manevi tazminat ödenmesine hükmetti. CİHAN
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.