Dünya Ekonomik ve Stratejik Araştırmalar Vakfı (DESAV) Başkanı Prof. Dr. Ünsal Ban, terörün ülkeye doğrudan maliyetinin ‘400 milyar dolar’ olduğuna dikkat çekerek, “Ankara’daki rahat mekanlarından esip gürleyen ‘muhalif’ zevat için bunun önemi yok mu? Uzun yıllar boyunca uygulanan politikaların, daha doğrusu ‘politikasızlığın’ ülkemize ne büyük bedeller ödettiği ortada” dedi.
DESAV Başkanı Prof. Dr. Ban, terörün ülkeye olan doğrudan maliyetinin ‘400 milyar dolar’ olduğuna dikkat çekti. Ban, teröre harcanan 400 milyar dolar ile neler yapılabileceğine değinerek, “15 adet 3. havalimanı, 15-20 adet Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP), 250 adet Bakü-Ceyhan boru hattı, 150 adet Ankara-İstanbul hızlı tren projesi, 100 adet Atatürk Barajı, 150 adet Boğaz Köprüsü, 60 bin adet 24 derslikli okul, 3 bin 500 adet 400 yataklı tam teşekküllü eğitim ve araştırma hastanesi yapılabileceğini ifade etmek gerekiyor” dedi.
AK Parti’nin iktidara gelmesinin hemen ardından kandan beslenen bu düzenin sona ereceğinin ilk sinyallerinin alındığını kaydeden Prof. Dr. Ban şunları dedi:
“Başbakanımız Ahmet Davutoğlu, ‘silah bırakma çağrısına’ karşı çıkan bazı muhalefet sözcülerinin sonuçta ‘silahlar bırakılmasın’ mesajını verdiklerine dikkat çekiyor. Bu konuda en sert ifadeleri kullanan muhalefet genel başkanına da ‘Silahlar devam etsin mi istiyorsunuz?’ sorusunu yöneltiyor. Türkiye ilelebet terörle yaşamaya mahkûm mu olacaktı? Hayır, bu düzen mutlaka değişecekti.”
“ÇOK OLUMLU BİR NOKTAYA GELDİK, İNŞALLAH SONUCU DA TAM OLARAK ALACAĞIZ”
Prof. Dr. Ünsal Ban, terörle mücadelenin dolaylı ve doğrudan olmak üzere iki tür maliyeti olduğunu belirterek, “Doğrudan maliyetler, bütçe harcamaları üzerinden hesaplanabilen maliyetleri ifade eder. Dolaylı maliyetler ise teröre harcanan kaynakların farklı alanlarda kullanılması, bir başka ifadeyle yatırıma dönüşmüş olması durumunda elde edilecek kazanımların hesaplanması ile elde edilen bedeldir. Doğrudan maliyetler, güvenlik harcamalarındaki artış, borçlanma maliyetlerindeki yükseliş, doğrudan yatırımlardaki zayıflama, istihdamdaki kayıplar, büyükşehirlere göçün etkileri, turizm gelirlerinde ortaya çıkan kayıplar dikkate alınarak hesaplanabiliyor” diye konuştu.
Prof. Dr. Ban, terörün ortaya çıktığı günden bu yana ülkemizin yılda ortalama yüzde 4 seviyesinde büyüme gösterdiğine dikkat çekerek şunları kaydetti:
“Terörün olmadığı ve kaynakların verimli alanlarda kullanıldığı bir senaryo dikkate alındığında ise ülkemizin çok daha iyi bir büyüme performansı göstermiş olabileceğini belirtmek gerekiyor. Örneğin, her yıl için sadece yüzde 0,25 daha yüksek büyüme hızı gösterildiği durumda ekonomik kazanımın 600 milyar dolar dolaylarında olacağı, büyüme hızının yüzde 0,5 daha yüksek olması halinde ise bu kazanımın 1,2 trilyon dolara kadar çıkacağı görülüyor. Akla ziyan rakamlar.”
Ban, bugün bu büyük “terör belâsını” ortadan kaldırmaya hiç olmadığımız kadar yakın olduğumuza değinerek, “Çok olumlu bir noktaya geldik, inşallah sonucu da tam olarak alacağız. Sonrası yeni Türkiye, kimsenin şüphesi olmasın” dedi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.