Sakarya’da amcasının oğluyla avlanmak için gittiği nehre düşerek suda kaybolan Süleyman Abuçka’yı arama çalışmaları devam ediyor.
Karasu ilçesi Adatepe köyünde Sakarya Nehri’nde avlanırken kayığının alabora olmasıyla nehre düşen ve suda kaybolan Süleyman Abuçka’yı arama çalışmalarında otuz yedinci güne gelinirken, Abuçka’nın yakınlarının endişeli bekleyişi sürüyor. AFAD’ın yanı sıra HAKUT (Hendek Arama ve Kurtarma Timi) ve S.A.B.A.H (Sakarya Afet Bilinçlendirme Ve Afete Hazırlama Derneği) derneklerinin de görev aldığı çalışmalarda, her gün üç dalgıç tarafından su altı araması yapılırken, diğer ekipler de botlarla su üstü ve nehir boyunda aramalarını sürdürüyor.
Nehre düşerek suda kaybolan Süleyman Abuçka’nın ağabeyi Mustafa Abuçka, çalışmalara diğer kardeşleriyle birlikte bizzat katıldıklarını, ancak bu zamana kadar herhangi bir emareye rastlamadıklarını belirterek “Burada üç kardeş beraber arıyoruz. Bir Afad’dan geliyorlar, başka da kimse gelmiyor. Otuz yedi günden beri bulamıyoruz. Yardım istiyoruz” dedi. Abuçka’nın suda kaybolduğu günden beri Sakarya Nehri kenarında barakada kalarak arama çalışmalarını takip eden kayınpederi Ahmet Ali Kayıkçıoğlu, otuz yedi günden beri, damadının kaybolduğu yerde yatıp kalktığını söyleyerek, devletin kendilerine yardımcı olmasını istedi. Kayıkçıoğlu, “Otuz yedi günden beri burada yatıp kalkıyorum. Hendekliyim. Hendek’ten gidip gelmek zor oluyor. Onun için burada kalıyorum” dedi.
Yapılan arama çalışmaların yetersiz olduğunu iddia eden Kayıkçıoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Devletimiz bize bir el uzattı ama yeterli değil. Yüreklerimiz hep yanık. Burada köylülerle kendi imkanlarımızla arıyoruz. Allah razı olsun ama yeterli değil. Bir kurumdan geliyorlar ama o arkadaşlar da cumartesi, pazar geliyorlar. Onların da işleri güçleri var. Bize hayır için geliyorlar. Ama yetersiz. Benim torunlarım yetim kaldılar. Sakarya bir nehir, büyük bir deniz değil. Yardımsız ve yalnız kalıyoruz”dedi.
İki çocuk babası Süleyman Abuçka’nın eşi Sunay Abuçka, kendi çabalarıyla arama çalışmalarına katıldığını ama şu ana kadar bir sonuç alamadıklarını söyleyerek, ikiz bebek beklediğini, bu nedenle sürekli olarak eşini arama çalışmalarına katılamadığını, bir an önce eşinin bulunmasını istediğini belirtti. Gözü yaşlı eş, sözlerine şöyle devam etti: “Ben otuz yedi gündür çocuklarımla burada eşimi bekliyorum. Kaybettim, bulamıyoruz. Ağabeyleri, kardeşleri, amca oğulları, bütün akrabalarımız, komşularımız kendi imkanlarıyla arıyorlar. Sabahlara kadar kancalar yaptılar, demirler kaynattılar. O şekilde eşimi arıyorlar. Ben de her an, her dakika burada haber bekliyorum çocuklarımla. Ben Gebze’de oturuyorum. Geldim çocuklarımla, geri dönemiyorum. Eşim burada. Çocuklarımın okula gitmesi gerekiyor, gönderemiyorum. Kaldım çaresiz. Yetmiş yaşında babam benimle beraber, otuz yedi gündür evine bile gidemedi”ifadelerini kullandı.
Yetkililerden eşinin bulunması için yardım isteyen Abuçka, kime başvurdularsa, sonuç alamadıklarını, artık dayanacak gücünün kalmadığını, eşinin bulunmaması halinde kendisinin de eşinin peşinden gideceğini söyledi. Çaresizlikten hocalara başvurmak zorunda kaldığını belirten Sunay Abuçka, “Artık hocalara hacılara gitmeye başladık. Bugün bir hoca daha getirdik. İnanmazdık böyle şeylere ama kapımız kalmadı başka. Ne olur yardım edin bize. Kaybımızı bulalım. Eşim nerede, ne halde? Belki çıktı, akli dengesini kaybetti, bilinmeyen bir yerlere gitti. Suda bulunmuyorsa karada da arasınlar” dedi. Çağla ve Talha adında iki çocukları olan çiftin, biri kız, diğeri erkek olmak üzere ikiz bebek bekledikleri öğrenildi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.